Seni sevdiğimi anladığım günden beri
Dumana aç şu veledi
Kokusuna aşinayken yedi sülalesi
Sağolsun, hepsinde ilkin dalga muhabbeti
Dümenim farklı kırık, rotamın yönü sûretin
Görebildiğimden beri tek dostum aynadaki sûretim
Duyabildiğimden beri tek dertdaşım Shahini'nin sesi
Üçüncü tekil duydu, üçüncü çoğul bildi
Sevebildiğimden beri bilmem varlığını seni yedi senedir seven birinin
Ben dünyanın içinde, dünya benim içimde
Güneşin batmadığı memleket, sen cihan hakimi kraliçe
Sessiz sedasız galibiyet yabancı dil cenginde
36 yapar; teslimim buruşuk, ıslak, beyaz peçete
Damla damla Amazon yatağı, sonrası Taklamakan
Çağlayan her bir yaş görünmezliğimden akan kan
Hele de var ya, okuyup da kalemi konuşturaramak
Elin iki çizik dizesini sesimle kendime yakıştırmak
Yazabildiğimden beri yazamadım, sıkıntı da o
Doğduğumdan beri karşılaştığım çöpten insanları çizmek kadar zor
Altınvadi'de mola sonrası söndürülmüş ateşten kalan kor
Tabiat içi tezatı sen bir de bana sor
Bana sor, duygunun ve düşüncenin tezatını
Bana sor, duygunun ve düşüncenin ortaklığını
Üfle bulutlara soru işaretlerinin her bir noktasını
Lodosla başına düşen damlada saklı sigaramın dumanında yüklü cevabım
Seni sevdiğimi anladığım günden beri
Sesler değişti, renkler değişti
Yüzümdeki çizgiler başkalaştı
Geçmişim değişti, oyunlaştı
Yeşilin ortasında gelincik gibi
İnceleşti, yabancılaştı
Siste bağıran vapur düdükleri gibi
Geliyoruz muyuz gidecek miyiz
Yoksa
Çığlık çığlığa
Seni sevdiğimi anladığım günden beri
Her bir frekans desibelini unutmaktan şaşırmış harbi
Her bir renk kırmızıya kiraladı kendini
Yeşilin ortasında gelincik misali, bu aşkının eseri
Hissiyatımın Ara Güler'i giydiğin ortaokul ceketin
Seneler geçer, renk değişir, his değişmez; allı, morlu, pembeli
Her renk bir ekstrasistole denk, kalem kırmak mecburi
İç savaş tamtamları siste bağıran vapur düdükleri gibi
İnsanoğluna sormaktan, anlatmaktan artık vazgeçtim
Herkes güngörmüş güya, ama bacak arasına saklanmış duygular
"Bu olmadı öbürü" demeye başlamış insan yırtık görünce cebi
Önümde set, insanlığa yabancılaşan bomboş kuru kafalar
Her telveye uydurulmuş kısmetler 3 vakte kadar
Feraha çıkan yollar kontenjanı dolmuş çift kişilik yataklar
Arkası boş görünüyor, öyle zaten sonsuza kadar
Arkası boş görünen fallar hep gerçek olur ki; Allah var!!!!
Seni sevdiğimi anladığım günden beri
Değişmeyen tek şey, mısralara bol gelen öz
Kontrol duvarlarından Enola geçmiş, bu Allah'ın takdiri
Başı ve sonu olmayan yek töz
Çağırır herşey "sen" diye, çığlık çığlığa
Karşında kontrolsüz kalmak, kelimeler korkak
Ne kadar kelime varsa alayı K ile başlasın
Şapkalı zirveye tırmanırken tutunacağım tek bir harf
24 saat onu düşünüyorsan sen artık bitmişsin
Evet peder, 24 saat onu düşünüyorum ve bitmişim
Farkında değildi velâkin ben onda bitmiştim
İşte bu sayede hiçlik ve aitlik kavramları da değişti
Karagöl'de patika, sol tarafta manolya
Az ileride yokuş var, ağaç dibi bir çıntar
İnsanlar kökten koparıp hayasızca yiyorlar
Zehre kavuşmak için önümde daha 40 fırın ekmek var
Her misafir oluşunda rüyalarıma
Lanet ederim her sabah telefonun alarmına
Seni Allah için sevmeye isyan etmeyen bir ben var
Benden gel içerü, çıkacaksın orada tam karşına
Seni sevdiğimi anladığım günden beri
Hiçlik değişti, yokluk değişti
Karşılıksızlık dengeleşti
Günler değişti, sana dönüştü
Nasıl gördüğün düşü yeniden istersen
Nasıl bir yılgınlıktır sabah zilleri
Zamanı gelince nasıl terkeder kuşlar
Kaçıyor muyuz, kalacak mıyız
Yoksa
Çığlık çığlığa